HDP Antalya’da sahaya indi

Yaklaşık 400 kişinin katıldığı halk buluşmasında,  İl Eş Başkanları Ahmet Kaya, Hülya Hasbay, ilçe başkanlarının konuşmalarının ardından mikrofona ilk olarak Antalya Milletvekili Kemal Bülbül geldi. Bülbül konuşmasında şunları söyledi:

“CUMHURİYETİN İKİNCİ YÜZYILINDA HALKLAR ÖZGÜR OLACAK, İNANÇLAR EŞİT OLACAK”

“Bizler, hapisanede, pazar yerinde, sokakta, evde, işyerinde, fabrikada, her yerde mücadeledeyiz. Mutlaka kazanacağız. Bizler, tüm parti kadroları ile Cumhuriyet’in 2. Yüzyılında, özgürlük olsun, adalet olsun, eşitlik olsun diye meydanlarda, yollardayız. Şunu mutlaka açık bir şekilde söyleyelim. Türkiye halklarına sözümüz olsun ki, Cumhuriyet’in 2. Yüzyılında halklar özgür olacak, inançlar eşit olacak, kadınlar hür olacak, gençler hür olacak. Dün Ape Musa’nın ölüm yıldönümüydü. Ape Musa’ya sözümüz var. Onu katledenler hala iktidarda. Onu katledenleri iktidardan indireceğiz. Kürt halkına, Kürt diline, Kürt kadınına, Kürt gençlerine sözümüz var. Ape Musa’dan Vedat Aydın’a, mücadele eden Kürt analarına sözümüzdür. Hapisteki yoldaşlarımıza sözümüzdür. Türkiye’yi oluşturan tüm etnik ve inançsal grupların, halkların, Türkiye’de, Cumhuriyet’in 2. Yüzyılında eşit ve özgür yaşaması için elimizden geleni hep birlikte yapacağız. Onurlu olun. Başı dik olun. Çünkü, Ape Musa’lara da, Demirtaşlara da, bunları borçluyuz. Sizlere sevgi, sizlere saygı, sizlere hizmet bizim için ibadettir. Sözümüz olsun ki; Antalya’dan bir dahaki seçime iki vekil yapacağız.

HDP Antalya Milletvekili Kemal Bülbül’ün ardından mikrofona gelen HDP İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay da şunları söyledi:

“BU ÜLKEDE UMUT ASLA YOK OLMAZ”

“Bizi, yok etmeye, tasfiye etmeye çalışıyorlar. Ama biz, işte buradayız. Hergün meydanlardayız, sokaktayız, halkımızla birlikteyiz. İşte, halk burada. Bizler halklar olarak mücadele ettiğimiz müddetçe, bu ülkede umut asla yok olmaz. Umut sizsiniz. Umut HDP. Buraya İzmir’den geldim. Günlerdir, İzmir’de de, Aydın’da da mitingler yaptık. İzmir’den size Deniz Poyraz’ın kokusunu getirdim. Halklarımızın, bitmez tükenmez cesareti, mücadelesi ile baş edemeyenler, ne zaman korktularsa, bu ülkede siyasi mühendislik yapmak istemişlerdir. Bu yüzden, partimize İzmir’de yapılan saldırı, iktidarın tetiklediği bir saldırıdır. Bugün Musa Anter davası zaman aşımına bırakılıyorsa, bugün eğer Sivas Katliamı davası zaman aşımına bırakılıyorsa, katiller, failler korunuyorsa, diyoruz ki; biz bu iktidarları tanıyoruz. Biz bu devleti tanıyoruz. Bu devlet, bu iktidar, işte bu suçların ortaklarıdır. Deniz Poyraz’ın katledilmesinde suç ortağıdırlar. Sivas katliamında suç ortağıdırlar. Musa Anter’in katledilmesinde suç ortağıdırlar. Bunu neden yapıyorlar? Çünkü sizden korkuyorlar. Çünkü halklarımızdan korkuyorlar. Bakın, bir darbeci paşa vardı. Çevik Bir Paşa. Demans hastası oldu. Onun demansını demans sayıp serbest bırakanlar, Aysel Tuğluk yoldaşımızın demansından korkuyorlar. Neden? Çünkü biliyorlar. Kürt halkı demans da olsa unutmaz. Aysel Tuğluk, demans da olsa unutmaz. Onlar, bu korku düzeninin, bu talan düzeninin, bu yağma düzeninin, bu yolsuzluk düzeninin, bu zam ve zulüm düzeninin, bu halklara düşmen olan düzenin sahibidirler. Ve biz onların saltanatını yıkmak için mücadele ediyoruz. Bu yüzden bize saldırıyorlar. Sizden asla korkmuyoruz.”

Halk buluşmasında son olarak söz alan HDP Siirt Milletvekili ve TBMM Grup Başkan Vekili Meral Danış Beştaş da konuşmasında şunlara yer verdi:

“HDP yollarda, HDP her yerde. Bütün kurumları ile adım adım çalışmaya devam ediyor. Onlar varsınlar, televizyonlarda saatlerde HDP’yi tartışsınlar. HDP, demokratik siyaseti büyütüyor ve hiçbir engel tanımıyor. İktidar, yolsuzlukla, ekonomik buhranla, işkence ile bir yaşamı sizlere dayatıyor. Aslında onların miadı doldu. Bunu biliyoruz. Peki, temel saldırı alanlarından birisi ne? Tabi ki HDP. Çünkü HDP’den korkuyorlar. Çünkü HDP’nin büyük bir halk hareketi olduğunu, çünkü HDP’nin büyük bir güç olduğunu gayet iyi biliyorlar. Bu ülkede bir baskı rejimi var. Onlar bunu temsil ederken, biz ne yapıyoruz? Adaleti, özgürlüğü temsil ediyoruz. Bu toplumu, bu girdaptan çıkarmak için, her şeyi göze alarak büyüyoruz. HDP, demokrasinin kalesidir. Bu kaleyi boğmak için, ellerinden geleni ardlarına koymuyorlar. Bu ülkenin suç işleri bakanı, “HDP, bu ülkenin siyasetine ve muhalefetine şantaj yapıyor.” Bu ülkede, şantajı da yapan, toplumu da zehirleyen sizsiniz. Bu ülkede kimin albümü var, suçlularla? Siz insanların aşına göz dikmişsiniz.

Kadınlar her an bir saldırıya uğrama riski altında. Almış başını gidiyor. Kadına yönelik şiddet, azalacağı yerde, onların desteklediği birileri tarafından her yıl tekrar yükseliyor. Neden? İstanbul Sözleşmesi’ni kaldıran bir Türkiye iktidarı var burada. Ama biz Halkların Demokratik Partisi olarak kadın özgürlüğünü temsil ediyoruz. Kadın mücadelesini temsil ediyoruz. Bu ülkeye demokrasiyi hep birlikte getireceğiz. Bu toplumu, kadın erkek diye, Türk Kürt diye, Alevi Sünni diye, Laz Çerkez diye yaşlı genç diye, yoksul zengin diye ayıranlardır, asıl bölücü olanlar. Biz, birleştirmeye çalışıyoruz. Ama yeri geldiğinde bize bölücü diyorlar. Tam tersine, biz bu ülkede yediden yetmişe, n din farkı ne etnik kimlik farkı, ne kadın farkı gözetilmeksizin eşit ve özgür yurttaşlığı savunuyoruz. İşte bu nedenle HDP özgürlük türküsüdür.”

 

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Loading…

0

Demre’yi karıştıran dans gösterisine Başkan Kocakaya’dan yanıt: Tezgah kurdular!

“İktidar, vatandaşın duygularıyla oynuyor”