Prof. Dr. Kurtuluş Karamustafa’nın moderatörlüğünde gerçekleşen oturumda ATİD, TÜROFED, AKTOB ve BODER başkanları önemli tespitlerde bulunurken, dile getirilen görüşler sektörün kronikleşmiş problemlerinin hâlâ net ve uygulanabilir bir yol haritasından yoksun olduğunu da gözler önüne serdi.

TÜROFED Başkanı Erkan Yağcı’nın “Meslek Yasası” vurgusu, zirvenin en net ve en sert tespiti olarak öne çıktı. Yağcı’nın sözleri, turizm sektörünün büyüklüğüne rağmen hâlâ mesleki bir çerçeveye sahip olmamasının, hem çalışan hem de işletmeler açısından ciddi bir belirsizlik yarattığını açıkça ortaya koydu. Ancak bu tespit de sektörde yıllardır dile getirilen bir gerçek olmaktan öteye geçemedi. Meslek Yasası ihtiyacı kabul ediliyor, fakat somut adımların neden atılmadığı yine yanıtsız kaldı.

AKTOB Başkanı Kaan Kavaloğlu, istihdam sorununu “yönetim problemi” olarak tanımlayarak dikkat çekici bir noktaya temas etti. Gençlerin mezun olur olmaz yönetici olmak istemesi, ailelerin bazı departmanları “itibarsız” görmesi ve temel iş gücü için yabancı personele yönelme riski, turizmin kendi insan kaynağını yetiştiremediğinin açık göstergesi oldu. Kavaloğlu’nun ifadeleri, sektörün sosyal algı ve itibar yönetimini de ciddi biçimde kaybettiğini ortaya koydu.
BODER Başkanı Ömer Faruk Dengiz ise yasanın beklenmemesi gerektiğini savunarak topu doğrudan sektörün kendisine attı. Eğitim departmanlarının güçlendirilmesi ve uygulamalı okulların artırılması çağrısı gerçekçi olmakla birlikte, bugün otellerde yabancı personelin hızla artmasının “kaçınılmaz” hale geldiği itirafını da beraberinde getirdi.

Zirvede konuşan ATİD Başkanı Birol Akman, üniversite–sektör iş birliği ve işbaşı eğitim sisteminin önemine dikkat çekti. Ancak Akman’ın vurguladığı “Anadolu’daki nitelikli personelin Akdeniz ve Ege’ye kaptırılması” gerçeği, turizmde bölgesel dengesizliğin yıllardır bilinen ama çözüm üretilemeyen bir sorun olarak yerinde durduğunu ortaya koydu. Meslek liselerinin güçlendirilmesi çağrısı ise doğru olmakla birlikte, geçmişte neden zayıflatıldıkları sorusuna yanıt vermedi.
Zirve, turizmde istihdam krizinin herkes tarafından kabul edildiğini ancak çözüm konusunda hâlâ ortak, bağlayıcı ve uygulanabilir bir irade ortaya konulamadığını bir kez daha gösterdi. Sorunlar doğru teşhis ediliyor; fakat teşhisin tedaviye dönüşmediği bir sektör tablosu dikkat çekiyor. Meslek Yasası, eğitim reformu ve sektör içi denetim mekanizmaları hayata geçirilmediği sürece, bu zirvelerin sadece “iyi niyetli tespitler” olarak kalması kaçınılmaz görünüyor.


Yorumlar
Loading…