ANTALYA’da hafta sonundan itibaren etkili olan, Meteoroloji’nin ‘turuncu kod’la uyardığı lodos, kent genelinde korku yarattı. Ağaçları yerinden söken, seraları yerle bir eden fırtına ve hortum, binaların üstündeki çatı ve tesisatları da uçurdu. Uzmanlar, her tür çatının ve üzerinde bulunan ek malzemelerin periyodik denetiminin zorunlu hale getirilmesi görüşünde.
İSKANDAN SONRA EKLENİYOR
Antalya’daki çatı problemlerinin ciddiye alınması gerektiğinin altını çizen İnşaat Mühendisleri Odası Antalya Şube Başkanı Mustafa Balcı, kentteki mevcut yapısal sorunları şöyle özetledi: “Çatılardaki çoğu ek yapı, projelendirmenin dışında yapılıyor, iskân alındıktan sonra ekleniyor. Bunların ana yapıya eklemesi sorunlar oluşturabiliyor. Tüm imalatların sertifikalı ustalar tarafından yapılması gerekiyor. Fırtına sırasında binalardan aşağı günısı, tesisat malzemesi, dış cephe yapıları düşebiliyor. Bu durum hayati tehlike yaratırken, maddi kayıplara da sebep olabiliyor. Bu tür faciaların yaşanmaması için kontrol muayene mekanizmasının oluşturulması gerekiyor. Nasıl asansörlere periyodik bakım yapılıyorsa aynı şekilde çatılar, bodrumlar, günısılar için de periyodik olarak bakım yapılması, sağlamlığının denetlenmesi zorunluluğu getirilmeli.”
ÖNCE TERAS, SONRA DUBLEKS
Antalya’da çoğu binanın üzerinde teras çatı olduğunu söyleyen mimar ve emlak değerleme uzmanı Serap Kaya, bunların yapım sürecini anlattı: “Çatılar, oda ekleme planıyla baştan eğreti yapılıyor. Bunlar çoğunlukla binanın projesine uygun yapılar olmuyor. Önce binaların üzerine teras şeklinde küçük bir yapı yerleştiriliyor, oda bölümü çatının altına sıkıştırılıyor. İskân alındıktan sonra çatı açılıyor ve çoğu zaman bu yapılar büyütülüyor. Pencere açmak için yapıyı iyice projeye uymadan yapıyı kırıp döküyorlar. Çatı olması gereken yere demir profillerle dubleks mesken yapıyorlar. Sertifikalı şirketler kuralına uygun işlem yapsa da müteahhitler bir şey mantığı ile kurala uymayabiliyor. En başta projeye hem statik hem de mimari olarak uygunluğu hesaplanmadan, rüzgar verileri dikkate alınmadan yapılan kiremit, teras, pergole gibi ekleme yapılar, ilk fırtınada, komple uçup gidebiliyor.”
KENT KİMLİĞİNİN PARÇASI
Şehir Plancıları Odası (ŞPO) Antalya Şube Başkanı Ebru Manavoğlu, çatı yapı ölçeğinde kütlenin yapı ve kent kimliğinin bir parçası olarak önem taşıdığını söyledi. Çatılarda imar standartlarına uyulması, iklimsel faktörlerin göz önünde bulunması gerektiğini kaydeden Manavoğlu, “Zamanla yanlış uygulamalar, uygun olmayan malzeme seçimi, proje harici eklentiler ve süreçte denetimlerin yapılmaması çatıların çevresel açıdan problemlere yol açmasına neden olabilmektedir. Çatıların bakım ve onarımının yapılması ve imar standartlarına uygun bir şekilde projelendirilmesi önem taşımaktadır” dedi.
Yorumlar
Loading…