Genç Turizmciler Derneği Başkanı Onur Sabırlıoğlu’nun MICHELIN Rehberinin ödül törenine ilişkin açıklamasında şu ifadeler yer aldı:
“Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un yoğun çalışmaları sonucunda ülkemize kazandırılan Michelin Rehberi aslında türk mutfağı ve türk şeflerinin geldiği noktayı bizlere gösteriyor.Türk mutfağının geleceği çok parlak ne yazık ki bu zamana kadar yanlış politikalar sonucunda yeterli ilgiyi göremeyen ülkemizin mutfağına son yıllarda müthiş ilgi gösterilmesi bizleride mutlu ediyor. Dünyada ilk 3’e girecek çalışmalar yapılıyor. Çok yoğun bir tanıtım furyası var ve emin olun Türk gastronomisi 10 yıl sonra bambaşka bir yerlerde olacak. Bunu zamanla göreceğiz. İtalyan ve Fransız mutfağı herkesin malumun dünyada hangi ülkeye giderseniz gidin bu mutfakları görebilirsiniz. Ama ne yazık ki Türk mutfağı sadece kebabla anılıyor. Aslında dünya medeniyetlerinin merkezi olan bu coğrafyada müthiş deneyimler yaşamak mümkündür.”
Gastronomi turizmi için özel çalışmalar yapılmalı
“Geçen yıl İstanbul bölgesine ödüller verilmişti. Bu sene Bodrum ve İzmir’in dahil edilmesi çok iyi oldu. Muhtemelen önümüzdeki sene Kapadokya ve Antalya’yı bekliyoruz. Umarım 5 sene içinde Türkiye’de gastronomi bambaşka yerlere gelecektir.Bu yıl itibariyle toplamda 111 restaurant listede yer aldı ama bu sayı bizi tatmin etmiyor. Benim şahsi görüşüm yapılacak çalışmalarla birlikte en 1500-2000 restaurant’ın ülkemizde bu listeye dahil edilmesi gerekiyor. Bakın Almanya’da 1400’e yıldızlı restaurant var, Birleşik Krallıkta 1200, Japonya’da 900 ‘e yakın, Hollanda’da 100, Portekiz’de 150, İspanya’da 1250, İsviçre’de 600’e yakın restaurant var bunları yakalayıp geçmemiz için özel çalışmaların yapılması şart.”
Bu işlerin amacı kebab pişirip insanlara yedirmek değil, yapılanı,kültürü,yemekleri anlatmak!
“Gastronomi turizmi önemli bir dal bunun için profesyonel çalışmalar yapılmalıdır. Ayrıca ülkemiz ne yazık ki gastronomi festivali çöplüğüne dönüyor her önüne gelen bu işi yapmasın. Bu işlerin amacı kebab pişirip insanlara yedirmek değil, yapılanı anlatmak kültürü anlatmak, yemekleri anlatmak olmalıdır.Tekrardan bu çalışmalarda emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum. Umarım ülkemiz gastronomide hak ettiği yerlere gelecektir. Türkiye yüzyılında ülkemiz bireyleri olarak hepimiz çok çalışmalı çok çabalamalı memleketimize fayda sağlayacak her işe destek olmalıyız.”
Yorumlar
Loading…